Ülkemiz gibi sanayileşme ve teknolojik gelişme aşamasındaki ülkelerde, İSG konusunda bazı sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu sorunlar çalışanların sağlığının yanı sıra, iş verimini de etkilemektedir. SGK verilerine göre, 2006 yılı itibarıyla ülkemizde meydana gelen 79.027 iş kazası ve 574 meslek hastalığı vakasından 1601’i ölümle sonuçlanmıştır. 2007 yılı istatistiklerinde ise, iş kazası sayısının yaklaşık % 2 artarak 80.602’e yükseldiği görülmüştür. Ölümlü kaza sayısı ise dikkate değer bir düşüş göstermiştir (1043). Sürekli iş göremezlik sayısı da azalmıştır.
İstatistiklerde en dikkat çekici nokta ise, meslek hastalığı sayısında görülen % 110’luk artıştır. Bu artış nedeniyle 2007 yılı, 1998’deki 1400 vakadan sonra son 10 yılda en çok meslek hastalığı bulgusuna rastlanan yıl olmuştur. Ancak bu rakam sadece, tanı koyma konusunda biraz ilerleme sağlandığının bir göstergesidir. Gerçekten ülkemizde önemli sayıda meslek hastalığı olduğu bilinmesine rağmen, bu hastalıkların çoğu, tanı sistemlerinin ve iş teftişinin yetersiz olması nedeniyle mesleksel olduğu kanıtlanamamakta ve kayıtlara yansımamaktadır.
Bir ülkede meslek hastalıklarının görülme sıklığı çalışan nüfusun %% 4-12’si arasında değişmektedir. Buna göre Türkiye’de 30.000-100.000 arasında meslek hastalığı beklenmektedir. Dünyada iş kazası oranı % 44, meslek hastalıkları oranı % 56 iken; ülkemizde bu oran % 99 / % 1 şeklinde gerçekleşmektedir. Türkiye’de meslek hastalıkları; gerek tanısının konulması ve tedavinin düzenlenmesi, gerekse rehabilitasyonunun sağlanması açısından çok sorunlu bir alandır. Daha da önemlisi, meslek hastalıklarının önlenmesine ilişkin herhangi bir kamusal eylem planımız yoktur. Sanki görünmeyen bir el, uzun yıllar boyunca, meslek hastalıklarının bu ülkede gundeme getirilmesini başarılı bir biçimde engellemiş gibidir.
Ülkemizde son yirmi yıldır kaza ve hastalıklar inişli çıkışlı bir seyir izlemekte, ancak, genel olarak olumsuz bir tablo sergilemektedir. SGK istatistiklerine yansımayan kayıplar da dikkate alınmalıdır. Ülkemizde çalışanların % 40,8’i kayıtdışıdır. Öte yandan, bu veriler sadece önceki SSK sistemine ait kayıtları kapsamaktadır.
Örneğin Petrol-İş Sendikasının 1986 yılında yaptığı bir araştırmaya göre; “ülkemizde iş kazaları ve meslek hastalıklarının, bunlar sonucu yaşanan ölüm ve sakatlıkların sayısı bilinenden en az üç kat fazla olmalıdır” TÜİK’in 2008 yılında yayınladığı, “İş Kazaları ve İşe Bağlı Sağlık Problemleri Araştırma Sonuçları” na göre ise, son 12 ay içinde istihdam edilenlerin % 2.9’u bir iş kazası geçirmiştir. Bu orana göre ülkemizde yıllık iş kazası sayısının 650 bin civarında olması gerekmektedir (Bilinenden 8 kat fazla). İş kazası sıklık hızı ise, 2007 yılında 100 kişide 0,81 olarak gerçekleşmiştir ki, bu oran AB ortalamasından 8 kat fazladır.